Fıkralarımız etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Fıkralarımız etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Pamuk Öldü

Ilyas uzun suren bir Amerika yolculugundan donmustu. Temel,agabeyini
havalanindan aldi.Birlikte eve donerlerken, Ilyas sordu.
"Yahu benim sevgili kedim Pamuk ne alemde...ona iyi baktin herhalde ben yokken."kedin öldü." dedi Temel.
Ilyas yikildi birden. Tikandi kaldi...Kendini toparladiginda, soylendi:
"Ne kalpsiz adamsin sen...Pamuk'u ne kadar sevdigimi bilirken ,insan
oyle pat diye "oldu" der mi?"
Temel "ya ne der?" gibi bakti agabeyine. Ilyas anlatti:
"Bir kotu haberi daha alistira alistira daha duygusal vermenin yollari vardir. Mesela 'Pamuk bir gun catiya cikti.' diyebilirdin..
'Pamuk bir gün catiya cikti... Itfaiyeyi cagirdik Geldiler ama indiremediler. Sonunda Pamuk hayatta en sevdigi isi yaparken, catida guvercinlerin pesinde kosarken....' falan diye bir seyler soyleyebilirdin.. Cok mu zor boyle anlatmak, duygusuz adam..."
"Kusura bakma agabey" dedi Temel..."bir daha dikkat ederim."
"Oldu." dedi Ilyas.."simdi soyle bakalim, sen nasilsin,annemle babam nasil?"
"Seyyyy" dedi.. "Ben iyiyim...annem de iyi...babam birgun catiya
cikti.."

Müjde , Ne Düşünüyorum , Nikahım Var , No Boom , No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü

Onsekiz

Geceyarisina dogru issiz park yerinde devriye gezmekte olan polis
memuru, ileride parketmis ve ic lambasi yanan bir otomobili farkeder.
Arabanin sofor koltugunda oturan bir genc elindeki dergiyi okumakta ve
arka koltukta oturan bir genc kiz ise orgu ormektedir.
Polis memuru durumdan kuskulanarak arabanin yanina gider ve on cami
tiklatir. Sofor koltugundaki genc basini kaldirir, mecburen cami acar:
'Evet, memur bey? Ne vardi?'
Polis memuru merakla sorar:
'Ne yapiyorsunuz burada?'
'Neye benziyor? Iste bu dergiyi okuyorum...'
Polis arka koltuktaki genc bayani isaret ederek;
'Peki o ne yapiyor?' diye sorar.
Genc adam omzunun ustunden arkaya soyle bir bakar ve
'Sanirim bir suveter oruyor...' der.
Kafasi karisan polis sorar:
'Kac yasindasin, genc adam?'
'On dokuz...'
'Peki bu kiz kac yasindaymis bakalim?'
Genc adam saatine bakar ve cevaplar:
'Yaklasik dort dakika sonra on sekiz yasinda olacak.

Müebbet , Müjde , Ne Düşünüyorum , Nikahım Var , No Boom , No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz

Patron ve Sekreter

Soguk ve karli bir gecede tipiden yolunu kaybeden bir isadami ve sekreteri arabalarini terketmek zorunda kalirlar ve uzun bir yuruyusten sonra usumus ve islanmis durumdayken bir kulube bulurlar.
Kulubede bir yatak, bir uyku tulumu ve bir suru battaniye bulunmaktadir. Geceyi gecirmeye hazirlanirlar ve isadami bir centilmen olarak, yatagi sekreterine verir,
"Ben yerde uyku tulumunda uyurum" der. Sekreter yatagina yatar, adam uyku tulumunun icine girerek fermuari ceker. Bir sure sonra tam uyumak uzereyken, sekreterinin sesini duyar;
"Efendim, ben cok usuyorum." Adam fermuari acar,uyku tulumundan cikar, bir battaniye alip kadinin uzerine orter, tekrar uyku tulumuna girer, tam uyumak uzereyken yine sekreterinin sesini duyar;
"Efendim, ben hala cok usuyorum." Adam yine fermuari indirir, tulumdan cikar, bir battaniye daha alip kadinin ustune orter, uyku tulumuna girerek fermuari ceker. Tam uykuya dalacagi sirada yine duyar;
"Ben yine coooook usuyorum". Adam yattigi yerden;
"Bir fikrim var." der,
"Burasi issiz bir yer. Neler oldugunu kimse goremez , istersen evliymisiz gibi davranabiliriz." Genc kadin kikirdar;
"Tamam,bana gore hava hos." Adam yattigi yerden avazi ciktigi kadar bagirir;
"OYLEYSE KALK VE KAHROLASI BATTANIYEYI KENDIN AL!!!!!"

No Boom , No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter

Pastırma

Kayserilileri kızdiımak için, eşek etinden pastırma yaptıklarını her fırsatta soyleyen biri yine bir Kayseriliye bunu sormuş :
-Sizde eşek etinden pastırma yaparlarmış doğru mu?
Kayserili adamı rahatlatmış :
-Kayseri`ye gidecek misin?
-Yok, gitmeyecegim!
-O halde merak etme!

Nikahım Var , No Boom , No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma

Parası Yok

Yoksul Bektaşi, hamam ücretini vermek üzere elini cebine atınca, son kuruşunu bir akşam önce meyhaneye verdiğini anımsamış. Hamamcının yakasına yapışacağını bildiği için:
- Yarabbi, bana bir kuruş gönder, ya da şu kapıyı yık! diye yalvarmaya başlamış.
O sırada şiddetli bir deprem olmuş. Bektaşi, hamamın öteki müşterileriyle birlikte kendini dışarı atıvermiş. O çıkar çıkmaz da hamamım kubbesi çökmüş.
Oradan uzaklaşırken:
- Yarabbi, bana onbin kuruş bağışla, diye dua eden bir adama rastlamış.
Tanrıya yakaran adamın ensesine bir tokat attıktan sonra:
- Kalk oradan be herif! demiş. Bir kuruş için hamamı yıktı, şimdi onbin kuruş için dünyayı yıkar. Parası yok bugünlerde!

Ne Düşünüyorum , Nikahım Var , No Boom , No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok

Polis

Sürücü dikiz aynasinda kendisini izleyen polis aracini görünce kaçabilecegini düsünüp gazi kökler. Ancak polisi silkeleyemedigini görünce pes ederek kenara çeker. Polis arabadan çikip sürücünün yanina gelir ve sorar:
-Arkadas, çok yorgunum. Bana mantikli bir mazeret gösterirsen seni birakip gidecegim.
Sürücü düsünür ve yanitlar:
-Karim geçen ay beni bir polis için terk etti. Aynada polis aracini gürünce, kaçtigi polis onu bana geri getiriyor sandim!

Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis

Piknik

Dort kaplumbaga piknige cikmaya karar veriyorlar. Erzaklari hazirlayip yola koyuluyorlar. Bir yil, iki yil, bes, on yil derken 30 yil sonra piknik yerine variyorlar. Hemen erzaklari cikariyorlar, gazozlar, yiyecekler, hersey ortaya cikiyor. Gazozlar da sise gazoz. Ve acacak YOK!
Tek cozum, birinin eve gidip acacagi alip getirmesi. Dogal olarak en genc kaplumbagayi seciyorlar. Genc eleman:
- Giderim, ama bir sartim var. , der ve ekler.
- Buradaki yiyeceklerin hicbirine ben gelinceye kadar dokunulmayacak.
Digerleri de bunu kabul eder. Elemanimiz yola cikar. Aradan bir, iki, on, yirmi yil gecer. Bu arada yasli kaplumbagalardan birisi fenalasir. ölmek uzeredir. Arkadaslari ne yapsa faydasiz.
Kaplumbaga'nin son dilegi olup olmadigini sorarlar. O da:
- Gerci genc kaplumbagaya soz verdik ama, suradaki sarmalardan bir
tanesini yesem olur mu? der. Digerleri de kiramaz ve:
- Elbette! , diyerek, sarmalardan birini verirler.
Tam agzina atacagi sirada genc kaplumbaga calilarin arasindan firlar ve:
- Gitmiyorum iste, gitmiyorum!

No Sir , Numune Gönderin , Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik

Prensipli Firma

Adamin biri, yeni acilan luks buyuk magazaya gitmis, satici kiza
yaklasmis.
* "Bir kravat almak istiyorum.."
Satici kiz son derece sirin bir tavirla:
* "Beyefendi, bizde musteriyi memnun etmek esastir. Kravat ipekli
mi olacak yunlu mu?"
* "Ipekli.."
* "O zaman lutfen birkat yukari buyrun, ipekli kravatlar bir kat
yukarida.."
Adam bir kat yukari cikmis, baska bir satici kiz..
* "Ben ipekli bir kravat almak istiyorum."
* "Beyefendi, kravat duz mu olacak, desenli mi?"
* "Desenli.."
* "Bizde musteriyi memnun etmek esastir, desenli kravatlar bir kat
yukarida, lutfen ust kata buyurun.." Adam bir kat daha cikmis. Yeni
bir satici kiz..
* "Ben ipekli ve desenli bir kravat almak istiyorum.."
* "Desenler cizgili mi, cicekli mi olacak?"
* "Cizgili.."
* "Bizde musteriyi memnun etmek esastir, cizgili kravatlar bir kat
yukarida, lutfen bir kat yukari buyurun.." Adam bir kat daha cikmis..
Cizgiler kalin mi, ince mi, bir kat yukari. Zemin acik mi, koyu mu,
bir kat yukari derken 18. kata gelmis. Ofke ile satici kizin yakasina
yapismis..
* "Ben ipekli, ince cizgili, zemini koyu, bir kravat istiyorum."
* "Kravati bu elbiseyle mi kullanacaksiniz?"
* "Hayir, evdeki elbisemle."
* "Beyefendi, bizde musteriyi memnun etmek esastir, bir uyumsuzluk
olursa firmamizin prensiplerine ters duser, lutfen evden obur
elbisenizi alir gelir misiniz?"
Adam buyuk bir ofkeyle asansore gitmis. O sirada asansorun kapisi
acilmis, icinden gene cok sinirli bir adam cikmis. Bir elinde bir
klozet kapagi, belden asagisi da ciplak:
* "Iste popom, iste evdeki tuvaletin klozet kapagi. Verecekseniz
verin artik su tuvalet kagidini.

Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma

Polis Yok Gazla

Temelle Dursun, kamyona 6 metre yuksekliginde esya yuklemisler. Istanbul`a goturuyorlar.Giderken, 100 metre ileride bir kopru gozlerine carpmis. Kopru yuksekligi 4.50 m. diye belirtilmis. Temel arabayi kopruye 15 metre kala yavaslatmis. Dursun etrafa bakmis.Temel`e:
-" Temel gazla, etrafta polis falan yok".??

Obarana , Oksijen Hortumu , Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla

Saksafon

Temel ilk kez gittigi bir sehirde gece hayatini merak eder.
Buldugu bir bara gider. Oturur birseyler icer, bar siradan
bir bardir. Az sonra tuvalete gider, bir bakar ki
pisuvarlardan birisi altindan... Cok sasirir tabi ama
hosuna da gider. Isini gorur ve cikar. Ertesi aksam yine
ayni bara gider, yine oturur, icer. Tuvalete girer, bir
bakar ki altin pisuvar yok. Cok sasirir, barmene gider,
sorar:
"Dun burada altin bir pisuvar vardi, bugun niye yok?"
Barmen once Temel'e bakar, sonra arkaya seslenir:
"Patron, dun senin saksafona iseyen herif geldi!"

Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon

Reha Muhtar

Bir gün otururken pamuk prenses demiş ki: - Benim çadırımda sihirli ayna var girip sorayım hala en güzel ben mıyım?
Çadıra girip çıkan pamuk prenses demiş ki:
- Aynaya sordum hala en güzel benmişim.
Bunun üzerine herkul :
- Bir de ben sorayım hala en kuvvetli ben miyim ?
Ve çadıra girer. Çadırdan çıkınca derki
- Hala en kuvvetli benmişim.
Sıra notre dame'ın kamburuna gelmiştir. Oda
En çirkin hala ben mıyım sorayım diye çadıra girer.
Çadırdan on karış suratla çıkan nortedome'ın kamburu sınırlı bir
şekilde derki;
- Kim lan bu Reha Muhtar?

Onsekiz , Pamuk Öldü , Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar

Satın Almak

Amerikalı, Oğlu Bill'le birlikte hayvan panayırına gitti. Bir ara Bill:
- Şu karşıdaki adama bak baba, dedi. Bütün ineklerin butlarını çimdikliyor. Ne garip adam...
Babası açıkladı:
- İnek almak istiyor da ondan. Etlerinin dolgun olup olmadığına bakıyor.
Bir hafta sonra Bill, soluk soluğa babasının yanına geldi:
- Baba, baba! Postacı, aşçı teyzeyi satın almak istiyor.

Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak

Sarışın

Bir gün sarışın kadının biri süslenmiş püslenmiş sokağa çıkmış gidiyor. İlerlerken beyaz eşya satan bir dükkana giriyor. Havalı bir şekilde dükkanda biraz turladıktan sonra genç kasiyere yaklaşıp;
-Şurdaki 37 Ekran Tvnin fiyatını öğrenmek istiyorum.
Kasiyer;
-Kusura bakmayın hanımefendi ama sarışınlara satış yapmıyoruz, der.
Bunun üzerine kadın sinirlenir ve dükkanı terkeder. Bir hafta sonra kadın saçlarını siyaha boyatır ve koyu bir makyaş yaparak kendini esmerleştirir. Aynı dükkana gene gelir. Dükkanı yine turlar ve kasiyere sorar;
-37 ekran Tv satın almak istiyorum. Fiyatı ne durumda acaba?
Kasiyer;
-Çok üzgünüm sarışınlara satışımız yoktur.
Kadın bunu duyunca çok sinirlenir ve ayrıca çok merak eder kasiyerin kendisini nasıl tanıdığını. Bu merakla sorar.
-Beyefendi bu gelişimde saçımı boyattım makyajımı değiştirdim ama siz beni tanıdınız. Nasıl oldu bu?
Kasiyer cevap verir;
-Çok basit hanımefendi, o baktığınız 37 ekran Tv değil, mikrodalga fırın.

Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın

Sam Thing Rong

Cin"in guzide bir koyunde, muhtarin kara gozlu, kara sacli bir oglu olur. Adet oldugu uzre cocugu koyun en yasli bilge kisisine
gotururler. Yasli bilge cocuga Cince"de kara-sacli-kara-gozlu anlamina gelen "CAN CING CONG" adini verir.
2 yil sonra muhtarin bir cocugu daha olur ve yine yasli bilgeye gotururler. Yasli bilge bu kez "Bu cocuga Agzi guzel, burnu guzel
anlamina gelen TAI TING TONG adini verdim" der ve kulagina ezan okur (???).
Bundan 12 ay sonra muhtarin bir veledi daha peydahlanir. Fakat bu cocuk sarisin ve mavi gozludur. Buna bir anlam veremezler
fakat yine de bilgeye gotururler. Bilge ise bebegin adini hemen koyar:
- SAM TING RONG

Parası Yok , Pastırma , Patron ve Sekreter , Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong

Sifonu Çekmeyin

Temel teksastaki arkadasini ziyarete gitmis. Arkadasi onu havaalaninda 40 kapili bir limuzinle karsilamis.
Temel saskinlik icinde ""Yahu bu ne buyuk bir araba"" demis.
Arkadasi kasilarak ""Teksasta her sey buyuk olur"" diye karsilik vermis.
Uzunca bir yolculuktan sonra arkadasinin ciflik kapisina ulasmislar.
Ancak eve varmalari bir saatlerini almis.
Temel ""Yahu bu ne buyuk bir ciftlik"" demis.
Arkadasiysa ""Teksasta her sey buyuk olur"" demis ayni ses tonuyla.
Eve girmisler ve hemen aksam yemegine oturmuslar. Tabii 100 metrelik bir masanin bir ucunda temel diger ucunda ev sahibi.
Temelden ayni hayret ""Yahu bu ne buyuk bir masa"" ve arkadasi
Teksasta her sey buyuk olur? . Yemekten bir sure sonra temelin tuvalet ihtiyaci peyda etmis ve tuvaletin yerini sormus.
Arkadasi ""Koridorda sagdan 5. kapi"" demis.
Ancak Temel yanlislikla soldan 5. kapidan girmis. Isigi ararken bir anda kendisini evin kapali havuzu icinde bulmus ve can havliyle bagirmaya baslamis:
"Sifonu cekmeyin! Sifonu cekmeyin!

Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari , Sifonu Çekmeyin

Savas Yillari

Yasli Fransiz, kasabanin papazina gunah cikarmaya gitmisti.
Ihtiyar adam itiraflarina basladi:
"Ikinci Dunya savasinin ilk gunlerinde bir guzel kiz kapimi calip kendisini Almanlardan saklamami istedi. Onu bodruma sakladim. Onu asla bulamadilar.
"Bu harika birsey" dedi, papaz.. sesli sohbet chat seslisohbet seslichat sesli sohbet sesli chat seslieses sesli eses eses esesli seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses  seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses  ortopedi medikal umutortopedimedikal umut ortopedi medikal umut medikal umut ortopedi medical umut medical
"Devami var" dedi ihtiyar.. "Ben zayif karakterli bir adamim. Birgun ondan, kendisini saklamamin bedelini seksuel arzularimi gidererek odemesini istedim."
Papaz bir sure dusundu, sonra..
"Himmm.. Savas yillari. Zor gunler.. O kosullarda boyle bir zaaf affedilebilir. Cok buyuk bir riski goze almissiniz.. Kaldi ki, kiz Almanlar'in eline dusse, basina cok daha kotu seyler gelirdi. Allah anlayisli, hos gorulu ve affedicidir. Yaptiginiz iyilik ve kotulukleri tartar, sizi sefkatle yargilar.."
"Tesekkur ederim peder" dedi, yasli adam.. "Simdi icim rahatlamisken, bir soru daha sorabilir miyim?."
"Tabii sorabilirsin oglum" dedi, papaz..
"Ona savasin bittigini soylemem gerekiyor mu?

Piknik , Polis , Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari

Sindy

Cindy Crawford ve Asim, bir vapur kazasi neticesinde
issiz adaya duserler. Ne yapsinlar, can sikintisindan
sabah aksam seks yaparlar. Ancak, bir sure sonra, Asim
durumdan zevk almamaya baslar. Cindy, cildirir.
Asim'a, ne oldugunu sorar, ne isterse yapabilecegini
soyler. Her turlu fantaziyle ve herseyiyle emrine amade
oldugunu, nerede hata yaptiysa duzeltmeye calisacagini
anlatir. Asim inatla Cindy'ye "Istedigim seyi yapabilmen
mumkun degil" der. Cindy caresizlik icinde israr eder ve
herseyi goze aldigini soyler. Asim, en sonunda
"Bir denemeye" karar verir. Once Cindy'nin saclarini
kisacik keser. Sonra memelerini filan ortecek bicimde
ceketini giydirir. Kestigi saclardan biyik yapar. Cindy,
ne oldugunu anlamaya calisirken, Asim onu mumkun oldugu
kadar erkege benzettikten sonra aksam olunca sahile
gelmesini soyler. Aksam olur ve Cindy erkek kiliginda
sahile gelir bakar ki Asim mukellef bir raki sofrasi
hazirlamis ve masayi mezelerle doldurmustur. Asim ve
Cindy masaya otururlar ve Asim elini kanka modunda
Cindy'nin omzuna koyar ve soyle der: "ulan Kazim,
bir aydir kiminle sevisiyorum, soylesem inanmazsin!"

Polis Yok Gazla , Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari , Sifonu Çekmeyin , Sindy

Sinek

Farklı uluslardan insanların bulunduğu toplulukta kola bardaklarından birer sinek çıkmış.
İngiliz, başka bir bardakta yeni bir kola istemiş.
Finlandiyalı, sineği bardaktan çıkardıktan sonra kolayı içmiş.
Rus, kolayı sinekle birlikte içmiş.
Çinli, sineği yemiş, kolayı içmemiş.
Yahudi, sineği yakalayıp Çinliye satmış. sesli sohbet chat seslisohbet seslichat sesli sohbet sesli chat seslieses sesli eses eses esesli seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses  seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses seslieses  ortopedi medikal umutortopedimedikal umut ortopedi medikal umut medikal umut ortopedi medical umut medical
Japon, analiz için sineği Tokyo'ya götürmüş.
Yunanlı, kolanın yarısını içtikten sonra itiraz ederek yeni bir kola istemiş.
Norveçli, kolayı içtikten sonra bardaktaki sineği balık yemi olarak kullanmış.
İrlandalı, sineği ezip kolayla karıştırmış ve İngiliz'e içirmiş.
Amerikalı, 5 milyon dolarlık tazminat davası açmış.
Türk, kolayı içtikten sonra olayı şiddetle kınamış.

Prensipli Firma , Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari , Sifonu Çekmeyin , Sindy , Sinek

Siraya Geç

Adamin biri sabah evden ise giderken ilginc bir cenaze
kafilesi farkeder. En onde yuruyen kopekli bir adam.
Arkasinda bir tabut ve onun 10 metre arkasinda bir baska
tabut. Bunlari takip eden, tek sira olmus 200'den fazla
adam.
Meraklanir.
Kafilenin basindaki kopekli adam hic kusku yok ki
cenazenin sahibidir. Yanina yaklasi ve sorar:
-Beyefendi, bu uzuntulu gununuzde hatirlatmak istemem
ama olenler neyiniz oluyor?
Adam yanitlar:
-Ondeki karim, arkadiki de kayinvalidem
-Vah vah, basiniz sagolsun. Nasil oldu?
-Kopegim karima saldirip oldurmus. Kayinvalidem de
karima yardima gelmis. Kopek onu da oldurmus.
Adam biraz dusundukten sonra sorar:
-Beyefendi, kopeginizi odunc alabilir miyim?
-Siraya gec!

Reha Muhtar , Saksafon , Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari , Sifonu Çekmeyin , Sindy , Sinek , Siraya Geç

Sirkteki Aslan

Vietnam'a gitmek istemiyordu. Tanıdığı sirk sahibi:
- Bunun kolayı var, dedi. Bizim yaşlanıp ölen kaplanın postunu giy, kafese gir. Askerlik şubesi seni kesinlikle bulamaz.
Denileni yaptı ve on gün boyunca kaplan olarak yaşadı. On gün sonra, kafes temizliği sırasında kendini gorille aslanın arasında bulunca bağırmaya başladı:
- İmdat! İmdat!
Aslan pençesini uzatıp ağzını kapadı:
- Sus, akılsız herif! Hepimizin foyasını ortaya dökeceksin!

Sam Thing Rong , Sarışın , Satın Almak , Savas Yillari , Sifonu Çekmeyin , Sindy , Sinek , Siraya Geç , Özel Mesaj , Sirkteki Aslan