dizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

MUHTEŞEM YÜZYIL YENİ EKONOMİ ORTAYA ÇIKARDI

Tüketici eğilim ve tercihlerinde önemli bir etken haline gelen dizilerin son günlerde en çok konuşulanı olan ”Muhteşem Yüzyıl”ın yayınlanmasıyla, Topkapı Sarayı daha fazla ziyaret edilirken, Hürrem Sultan ile ilgili kitaplar ve Padişahın eşine savaş dönüşü getirdiği kolonyalardan esinlenerek yaratılan ”Hürrem Sultan Kolonyaları”nın satışında artış dikkat çekmeye başladı.

İnternet üzerinden kitap satışı yapan İdefix.com Yayınevleri Sorumlusu Salih Gürzlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de özellikle dizilerde adı geçen ya da diziye konu olan kitap satışlarının arttığını belirterek, Muhteşem Yüzyıl dizisiyle de piyasada Hürrem Sultan ile ilgili kitap satışlarının tekrar canlandığını söyledi.

Kitapların, eski tarihte basılan normal boyda olanlarının bulunduğunu ifade eden Gürzlü, ”Yayınevleri, kitapla ilgili birşeyin reklamı yapılınca ya da gündeme gelince tekrar cep boy basımlarını yaparlar ve bu durumdan faydalanırlar. Dolayısıyla bu diziyle birlikte bir nevi Hürrem Sultan kitapları yeniden raflara çıktı” dedi.

Dizinin yayınlanmasının ardından Hürrem Sultan ile ilgili kitap satışlarında artış yaşandığını kaydeden Gürzlü, ”Örneğin, günde ortalama en az 1.500 tane kitabın satıldığı İdefix.com üzerinden herhangi bir yayınevinin Hürrem Sultan kitabı günde 1 tane satıyorsa, şimdi 3 tane satıyor. Piyasada Hürrem Sultan’ın anlatıldığı 30-40 tane kitap var. Bundan sonra başka kitapların da yazılacağını tahmin ediyoruz” şeklinde konuştu.

Gürzlü, Kurtlar Vadisi adlı dizide sadece kapak kısmı gösterilen ?Bozkırın Sırrı Türk Peygamber” adlı kitabın normalde birkaç baskı yapılırken, dizinin ardından baskı sayısının 20′ye çıktığına dikkati çekti.

Hürrem Sultan Kolonyaları’nın üreticisi Erse Genel Müdürü Erdoğan Ayboğan da Kanuni Sultan Süleyman’ın savaş dönemlerinde eşi Hürrem Sultan’a altın, mücevher ve bazen kolonya hediye ettiğini, padişahın bu hediyesinin günümüzde de devam etmesi için ”Hürrem Sultan Kolonyaları”nı yaptıklarını anlattı.

Kolonyaların kokusunu Kanuni Sultan Süleyman’ın ”büyük aşkla bağlı olduğu” Hürrem Sultan’a yazdığı bir mektupta yer alan ”Turuncum, narım, narencim…” dizelerinden yola çıkarak belirlediklerini ifade eden Ayboğan, yüzyıllardır süren kolonya ikramı geleneğine farklı bir dokunuşla günümüze modernize edilen kolonyaların, limon kokusu dışında mandalina ve greyfurt özü içerdiğini söyledi.

Ayboğan, Hürrem Sultan Kolonyaları’nın bir kaç ay önce piyasaya çıktığını kaydederek, ”Kolonyanın satışa sunulmasıyla dizinin yayına girmesinin aynı döneme denk gelmesi tesadüf. Reklamın iyisi kötüsü olmaz. Dizi tartışıldıkça bizim de reklamımız yapılmış oluyor. Kolonya çıktığı günden beri belirli satış rakamları var. Dizide Hürrem Sultan’ın süslenmesi, kokular sürmesi de satışa katkıda bulunuyor. Açıkçası artı yönde bir talep gördük. Kolonya bayanlar tarafından sempatik karşılanıyor” dedi.

Kolonyanın kokusunda getirdiği yeniliği şişe tasarımında da gösterdiğini, dizide kullanılan parfüm şişesinin kendi kolonya şişeleri olduğunu dile getiren Ayboğan, 19 lira olan kolonyanın bazı baharatçılar ve eczanelerde satıldığını, satışa çıktığı günden bu yana 3.500-4.000 adet satıldığını ve diziden sonra satış rakamlarının daha da arttığını belirtti.

Sultanahmet’te bir yıldır faaliyette olan ”Hürrem Sultan Cafe & Restaurant”ın işletmecisi Burak Kabaklı ise Muhteşem Yüzyıl dizisinin ardından özellikle telefonla arayıp soranın çok olduğunu, en çok sorulan sorunun da ”diziden sonra mı isim değiştirdiniz?” yönünde olduğunu anlattı.

Mücevher markası Boybeyi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Mete Boybeyi de Muhteşem Yüzyıl dizisi için özel olarak ”Hürrem Sultan Koleksiyonu”nu tasarladıklarını bildirdi.

Osmanlı saray takılarından esinlenerek eski kesim elmas, zümrüt, yakut, safir, inci kullanılarak hazırlanan ve 93 parça eserden oluşan koleksiyondaki takıların fiyatlarının 6 ile 150 bin dolar arasında değiştiğini belirten Boybeyi, takılar arasında kolyeler, yüzükler, küpeler ve broşların yer aldığını, dizide kullanılan takıların toplam değerinin 1,5 milyon dolar civarında olduğunu söyledi.

Dizide özellikle Hürrem Sultan’ın kullandığı mücevherlere kadınların çok büyük ilgi gösterdiğine işaret eden Boybeyi, dizinin yayına girmesiyle birlikte kadınlardan mücevherlere daha fazla talep olduğunu ve dizi takılarına sipariş almaya başladıklarını kaydetti.

Boybeyi, mücevherlerin yapılma aşamasının çok önemli olduğunu, takıların yapılması için 20-25 kişilik bir ekibin çalıştığını anlattı.

Bu arada, mekan inşaatı ve kostüm maliyeti toplam 4 milyon lira olan Muhteşem Yüzyıl dizisi, Topkapı Sarayı ve bazı tarihi mekanların yanı sıra kurulan 2.100 metrekarelik platoda çekiliyor.

Dizinin yayınlanmaya başlamasının ardından bazı dış çekimlerinin yapıldığı, Osmanlı İmparatorluğu’na uzunca bir süre ev sahipliği yapan Topkapı Sarayı da daha fazla ziyaretçi çekmeye başladı.

ERHAN AFYONCU'DAN MUHTEŞEM YÜZYIL İTİRAFI

Kanuni Sultan Süleyman dönemini konu alan, “Muhteşem Yüzyıl” dizisi, geçen hafta yayınlanan ilk bölümüyle, büyük tepkilere neden oldu. Fırtına kopartan diziyle ilgili ilk değerlendirme ve yorumlar Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a dek uzanıyor, tartışmaları dünyanın en önemli ajanslarına dahi konu oluyorsa, dizinin bundan sonra yaratacağı etkiyi kestirebilmek dahi güç. Dizinin tarih danışmanı, Murat Bardakçı’nın Habertürk Televizyonu’nda her cumartesi akşamı yayınlanan Tarihin Arka Odası programında, Pelin Batu’yla birlikte iki arkadaşından biri olan Doç. Dr. Erhan Afyoncu’yla diziyi ve yöneltilen eleştirileri konuştuk.

Muhteşem Yüzyıl’ın bu kadar büyük bir yankı uyandıracağını bekliyor muydunuz?
Böyle bir dizinin büyük tepki toplayacağını tahmin etmiştim. Çünkü biz tarihteki devlet adamlarına peygamber gibi bakıyoruz. Bu yüzden tarih dizisi yapmak Türkiye’de çok zor. Buna rağmen böyle bir dizi yapılırken kenarda durmak da hoşuma gitmezdi. Tarihçi mesuliyeti var. Bu yüzden danışmanlık yapmaya başladım.

Tarih danışmanlığı için şartınız oldu mu?
Tek şartım, “Kanuni döneminde bu şekilde bir şey yoktur” diye ifade ettiğim herhangi bir konunun diziye girmemesiydi. Hem senaryo yazarımız Meral Okay, hem de yapımcı Timur Savcı bunu kabul edince danışman olarak başladım. Dizinin seyredileceğini bekliyordum. Çünkü bizim Tarihin Arka Odası programından ve benim “Sorularla Osmanlı İmparatorluğu” isimli kitabımın satışından tarihe karşı büyük bir ilginin olduğunu biliyordum. Türkiye’de eksik olan tarihin sinema ve televizyon ayağıydı. Diziler çok seyrediliyor. Ancak çoğu aynı çizgide. Bu yüzden değişik bir alanın ilgi görmesi normal.

Diziyi tarihçilerden çok köşe yazarları eleştirdi, ucuz bir kopya olduğu söylendi.
Türkiye’de yapılan her şey eleştirilir. Özellikle de popüler olmuşsa… Senaryo hazırlığından başlayarak bu diziye büyük emek verildi. Meral Okay, ben diziyle ilgilenmeden önce konuyla ilgili ne bulduysa okumuş. Daha sonra benim verdiğim diğer literatürü de inceledi. Bizde tarihi belgeler sınırlı bilgi veriyor. Bu yüzden çok tarihi kayıt görülmesi gerekiyor. Matrakçı Nasuh’un, Celalzade Mustafa’nın, Bostan Çelebi’nin, Tabib Ramazan’ın Kanuni dönemini anlattığı eserleri incelendi. Feridun Ahmed Bey’in Kanuni’nin gönderdiği mektupları da içine alan “Münşeatü’s Selatin” isimli eserindeki mektuplar kullanıldı. Minio, Zeno, Navagero gibi Kanuni dönemin de İstanbul’da bulunmuş ve dönemin en önemli kaynakları olan Venedik elçilerinin raporları ilk defa Türkçe’ye çevriltildi. Alman ve Fransız kaynakları da elden geçti. Bu kadar emeğe ucuz bir kopya demek ayıptır.

Senarist Okay, Venedik elçilik raporları için “Wikileaks” benzetmesinde bulundu.
Gerçekten de 16. yüzyılın Wikileaks belgeleri, Venedik balyoslarının raporlarıdır. Biz bu raporları ve Osmanlı’nın Rodos, Macaristan gibi yabancı devletlerle yaptığı yazışmalarda genellikle sadeleştirerek orijinal belgeleri kullanmayı tercih ettik. İleriki bölümlerde görülecek.

Ya dekor ve kostümler?
İnsanüstü çaba harcandı. O kadar güzel oldu ki; insanlar dizinin Topkapı Sarayı’nda çekildiğini zannediyor.

Dizide Kanuni döneminde harem ve kadın faktörünün çok fazla ön plana çıktığı eleştirilerine katılır mısınız?
Dizi sadece Kanuni dizisi değil. Öyle olsaydı adı “Muhteşem Süleyman” olurdu. Hürrem Sultan’la Kanuni’nin birlikte ele alındığı, aşklarının ve dönemin anlatıldığı bir dizi. Harem, o dönemin bir gerçeği. Yavuz Sultan Selim’le ilgili bir dizi çekseniz harem çok geri planda kalır.

Kanuni kadınlara düşkün müydü, yoksa tekeşli miydi?
Kanuni, torunu III. Murad gibi kadınlara düşkün bir padişah değil. Ancak tekeşli de değil. Hürrem Sultan, Mahidevran Sultan, Gülfem Hatun ve adını bilmediğimiz çocuk doğurmuş iki eşi daha var. Tabii bunların haricinde çocuk doğurmamış gözdeler de var. Fakat Hürrem Sultan’la birlikte Kanuni tekeşli gibi oluyor.

Kanuni’ye şehvet düşkünü denebilir mi?
Günümüzde birden fazla kadınla birlikte olmak şehvet düşkünü gibi yorumlanabilir. Ancak o dönemin hukuk anlayışıyla birden fazla kadınla evlenmek normal. Hanedanın devamını garanti altına almak için padişahların çok çocuğunun olması gerekir. 18. yüzyılda İspanya’da, Avusturya’da, Polonya’da hükümdarların erkek çocuksuz ölmesiyle yıllarca süren veraset savaşları yaşandı.

Kanuni’nin eşcinsel olduğuna dair bir bilgi var mı? Dizide yardımcılarından birisiyle bakışıp göz kırpması bu yorumlara neden oldu.
Kanuni ile ilgili böyle bir durum söz konusu değil. İbrahim Paşa Kanuni’nin çocukluk arkadaşı. Bu yüzden onu çok çabuk yükseltmiştir. Nitekim ileride Kanuni’nin İbrahim’i çok yakınından birisiyle evlendirdiğini göreceğiz.

Harem Osmanlı padişahlarının hayatında neden bu denli önemliydi?
İnsanın evi ne kadar önemliyse harem de padişahlar için o kadar önemlidir, çünkü evidir.

İçeride olup bitenlerle ilgili bugüne gelen belgeler nedir?
Harem her zaman esrarengiz ve hayalleri süsleyen bir yer olmuştur. Bu yüzden Batılılar, haremle ilgili cinsel hayaller kurmuşlar ve yüzlerce hayali kaleme almışlardır. Üst düzey devlet görevlilerinin bile girmelerinin mümkün olmadığı haremi Avrupalı Hıristiyanların görmeleri hayal bile edilemezdi. Buna rağmen, bir çok hayali bilgiyi kitaplarında anlatırlar. Haremin teşkilat yapısını, çalışanları Osmanlı belgelerinden dolayı teferruatlı olarak biliyoruz. Ancak harem hayatıyla ilgili sarayda çalışmış bir kaç görevlinin kısaca bahseden hatıratı ile 19. yüzyılda yazılmış. Yine bir-iki hatıratın dışında fazla bir bilgimiz yok.

Yalnız padişahın cariyeleri mi yaşardı haremde?
Harem denilince padişahla birlikte olan yüzlerce kadın akla gelir. Bu doğru değildir. Haremde yüzlerce kadın bulunur. Ancak bunların çok büyük bir kısmı padişahın annesinin, eşlerinin, çocuklarının hizmetine bakan görevlilerdir.

‘Gayriahlaki ilişkiler olsaydı, danışmanlık yapmazdım’

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç diziyle ilgili olarak, “Gereğini yapacağız” dedi. Siz Arınç’ın sözlerini nasıl okudunuz?
Ben Sayın Arınç’ın diziyi seyretmediği kanaatindeyim. Çünkü Kanuni’yle ilgili haksız yere atılan içki ve gayriahlaki ilişki iddialarını tenkit etti. Ancak diziyi seyredenler öyle sahnelerin olmadığını gördü. Böyle bir durum söz konusu olsa diziye danışmanlık yapmam.

Dizinin özellikle muhafazakar çevreleri rahatsız etmesini nasıl açıklıyorsunuz? Türkiye’de Osmanlı’ya tabu olarak mı bakılıyor?
Biz tarihe kutsallık atfediyoruz ve günümüzün değer yargıları açısından bakıyoruz. Osmanlı Devleti’nin tarihi o kadar haşmetli ki, bizi eziyor. Ulaşılmaz olarak görüyoruz. Bu yüzden Osmanlı tarihi tabulaşıyor.

Muhafazakar çevreler en çok neleri bilmek ya da hatırlamak istemiyor?
En başta padişahların içki içmesi. Bunu yakıştıramıyorlar. Padişahların çoğu içki içmiyor. Ancak Yıldırım Bayezid, II. Murad ve IV. Murad gibi içenler var. O, onların günahıdır. Padişah olmakla günahsız olunmuyor. Bir de harem kurumu. Bugünün penceresinden bakıldığı için hoşlarına gitmiyor. Ancak padişahların çok kadınla beraber olması sadece onların arzularından dolayı değil, devletin devamı açısından gereklidir.

Muhteşem Yüzyıl’ı eleştirenler neden diziyi bir belgesel gibi algılamak istiyor?
Bizde tarihi dizi çok çekilmedi. Bu yüzden tarih denince ders kitapları akla geliyor. Onlarda da özel hayat yok, savaşlar var. Bakın; Türkiye’de muhafazakar kesim oldukça güçlendi. Televizyon ve gazeteleri de var. Ancak benim de içinde bulunduğum birçok toplantıda ve yemekte muhafazakar zenginlerin kültüre yatırım yapmadığı hep vurgulanmıştır. Böyle dizi çekmek öyle çok maliyetli de değil. Düşündükleri gibi bir dizi çeksinler, ben de her türlü yardımı seve seve yapayım.

Bazı olaylar dizide farklı mı aktarılacak?
Hayır. Burada mesele şu: Tarihi olay ve karakterler tarihten alınıyor. Vezirler, diğer devlet adamları hep tarihi gidişata uygun karakterler. Olaylar da öyle. Ancak harem diyalogları ve padişahın özel hayatı, elde mevcut olan az bilginin dışında mecburiyetten kurgulanıyor.

Dizideki anlatım biçimi de tartışılıyor, “Neden karakterler Osmanlıca değil de Türkçe konuşuyor?” deniliyor.
Bu tam bir komedya. Osmanlıca zaten Türkçe’dir. Ancak dilimiz maalesef o kadar kötü duruma geldi ki; bırakın Osmanlı döneminde kullanılan Türkçe’yi 1970′li yıllardaki Türkçe’yi bile insanlar anlamıyor. Tarihi terimleri mümkün olduğu kadar kullanmaya çalışıyoruz. Ancak anlaşılmayan bir dille ne yapabilirsiniz. Kim seyreder?

RTÜK'DAN AÇIKLAMA GELDİ:"DİZİ DEĞİL BELGESEL"

RTÜK: Muhteşem Yüzyıl belgesel değil dizi
RTÜK, şikayet üzerine şikayet alan Muhteşem Yüzyıl dizisini savundu.

Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna (RTÜK) 2010 yılının dokuz aylık döneminde 64 bin 664 bin vatandaş bildirimi yapılırken, kamuoyunda tepkilere yol açan “Muhteşem Yüzyıl” dizisiyle ilgili 11 Aralık-6 Ocak tarihlerinde 74 bin 911 şikayet geldi. RTÜK ise konuyla ilgili; açıklamasını yaptı.

Dizinin fragmanlarının ekranda yayımlanmaya başladığı 11 Aralıktan, 6 Ocak akşamına kadar bütün program türlerinde gelen şikayetlerin yüzde 93′ü “Muhteşem Yüzyıl”la ilgili oldu.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Davut Dursun, AA muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtladı.

Dizi yayına girmeden önce ve sonrasında kamuoyunda oluşan tepkinin oldukça “büyük” olduğunu dile getiren Dursun, dizinin tanıtım görüntülerinin yayımlanmaya başladığı 11 Aralıktan itibaren kendilerine çağrı merkezinden ya da web sitelerinden izleyici tepkileri geldiğini belirtti.

Üst kurula 2009 ve 2010 yılında gelen toplam seyirci şikayetlerinin ortalamasının 65-70 bin olduğunu kaydeden Dursun, “Sadece bu program için gelen ve kısa bir süreyi kapsayan şikayetler 74 bin. Bir yıl içerisinde yapılmış olan ortalama şikayeti de aşan bir oranda bu programa yönelik şikayet var. Bunu önemsemek gerekir bu basit bir şey değildir” dedi.

NORMALİN ÖTESİNDE OLAĞANÜSTÜ BİR TEPKİ

Genel olarak şikayetlere bakıldığında bu tarihten itibaren giderek artan bir tepki yoğunluğu olduğuna değinen Dursun, “Şimdiye kadar çok az karşılaştığımız bir durum. 6 Ocak akşamına kadar gelen toplam şikayetin yüzde 93′ü diziyle ilgili. Burada normal tepkinin ötesinde olağanüstü bir tepki var” diye konuştu.

Tepkiyi, toplumun bu konudaki hassasiyeti bakımından önemsemek, ciddiye almak gerektiğini ifade eden Dursun, vatandaşın yanı sıra sivil toplum örgütleri, sendikalar, muhtelif örgütlerin de tepkilerini RTÜK’e ulaştırdığını bildirdi.

ŞİKAYETLER YAYINLANMADAN ÖNCE BAŞLADI

Dursun, dizinin ilk bölümünün 5 Ocakta yayınlandığını ancak şikayetlerin büyük bir bölümünün henüz program yayınlanmadan, tanıtımların dönmeye başladığı 11 Aralıktan itibaren başladığına dikkati çekerek, “Yani seyredilmeden, dizi henüz yayımlanmadan önce bir hassasiyet oluşmuştu” diye konuştu.

Bu dönemde izleyicilerden dizinin durdurulması yönünde talepler geldiğini kaydeden Dursun, RTÜK’ün yayımlanmamış bir programla ilgili tasarrufta bulunma ya da yayınlanan bir programı yayından kaldırma yetkisinin bulunmadığını belirtti.

UZMANLAR ÇALIŞIYOR

Dizinin ilk bölümünün 5 Ocakta yayımlandığını kaydeden Dursun, yayımlanan bir programın RTÜK uzmanlarınca, Üst Kurul kanunun 4. maddesindeki yayın ilkelerine uygun olup olmadığı yönünden denetlendiğini hatırlatarak, “Uzmanlarımız çalışıyorlar. Yayın ihlali olduğu yönünde rapor gelirse, konuyu öncelikli olarak kurul gündemine alırım. Üst Kurul değerlendirir eğer hatalı görürse kendi sistematiği içerisinde müeyyide uygulanır” şeklinde konuştu.

‘NETİCEDE BU BİR BELGESEL DEĞİL DİZİ’

Türk toplumunun, tarihteki önemli şahsiyetlerin ve ünlü simaların takdimi konusunda hassasiyeti olduğuna işaret eden Dursun, “Osmanlı padişahlarının başarıları ve onları sahiplenmemiz konusunda bir hassasiyetimiz var. Ona uygun düşmediğini var saydığımız herhangi bir şey gördüğümüzde tepki gösteriyoruz. Unutmamak gerekir, Neticede bu bir belgesel değil, dizi. Burada bir kurgu söz konusudur” değerlendirmesinde bulundu.

Dizinin sonunda “tarihi gerçeklerden hareketle kurgulama yapılmıştır” şeklinde bir ifadenin yer aldığını hatırlatan Dursun, kurgu bile olsa yayıncıların da izleyicinin hassasiyetini gözeterek senaryoyu oluşturmasının önemine değindi.

BAKANDAN MUHTEŞEM YÜZYIL TEPKİSİ

Kanuni Sultan Süleyman’ın anlatıldığı iddia edilen ve fragmanları ile tepki çeken ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisine bir eleştiri de kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’tan geldi. Osmanlı ile ilgili filmlerde hep harem vurgusunun yapılmasını doğru bulmadığını söyleyen Kavaf, “600 yıl boyunca üç kıtaya hükmetmiş bir imparatorluktan bahsediyoruz; Osmanlı’yı o şekilde anlatmak doğru değil.” diyor.

Bir grup Başbakanlık muhabiriyle makamında sohbet toplantısı düzenleyen Devlet Bakanı Aliye Kavaf’a son günlerin tartışma konusu olan ‘Muhteşem Yüzyıl’ isimli dizi de soruldu. Fragmanları izlemediğini söyleyen Kavaf’a dizide Kanuni’nin ‘kadın ve içki düşkünü’ olarak tanıtıldığı ve ‘harem’ vurgusunun eleştirilere neden olduğu hatırlatıldı. Kavaf, bunun üzerine, Osmanlı ile ilgili yerli ve yabancı filmlerde harem vurgusunun yapıldığını dile getirerek, “Haremle ilgili bu yaklaşım oryantalist bir bakış açısı. Halbuki Osmanlı İmparatorluğu çok daha büyük ve geniş bir yapı.” değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Kavaf’ın TV konusundaki uyarıları da bir hayli dikkat çekici: Yeni yapılan bir araştırmada insanların yüzde 80′inden fazlasının, günün büyük bir kısmını televizyon seyrederek geçirdiğini anlatan Kavaf, çizgi filmleri eleştirdi. “Çizgi filmlere bakın ‘lanet olsun, Allah kahretsin’ en masum laflar bunlar. Ve çizgi film kahramanlarının arasındaki mücadele hep birbirini yok etme mücadelesi. Bilgisayar oyunları da öyle.” diyen Bakan Kavaf, “Yayıncılık anlayışının temelinde, insanlara olumlu davranışlar kazandırma olmalı.” tavsiyesinde bulundu. Çocukların reklamlarda oynatılması da Kavaf’ın tepki gösterdiği bir diğer konu. Sokakta mendil satan, araba camı silen çocuklarla, reklamda oynayan çocuklar arasında fark görmediğini belirten Kavaf, “Yanlış her nerede yapılıyor olursa olsun mekanı hiç önemli değil, yanlıştır.” diye konuştu.

ÜÇ GÜNDE 5 BİN ŞİKAYET
‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisi yayına girmeden fragmanını seyreden vatandaşlar, tarihi gerçeklerin saptırıldığını savunarak, RTÜK’ten dizinin kaldırılmasını istedi. Diziye son 3 günde yaklaşık 5 bin şikayet geldi. Şikayetçiler, dizinin fragmanlarında Kanuni’nin ‘kadın ve içki düşkünü’ sultan olarak gösterilmesine karşı çıktı.

‘Mehteşem’ rezalete protesto!

Büyük Birlik Partisi (BBP) İstanbul İl Teşkilatı’ndan bir grup, Abdülhamit Han’ı anlatan “Sultanın Sırrı” filmini izlemek için gittikleri sinema önünde, Kanuni Sultan Süleyman döneminin anlatıldığı “Muhteşem Yüzyıl” dizisini protesto etti.

BBP İstanbul İl Teşkilatı üyesi bir grup Abdülhamit Han’ın anlatıldığı “Sultanın Sırrı” filmini izlemek için geldikleri Şişli’de filmin gösterildiği sinema önünde eylem yaptı. Bir televizyon kanalında yayınlanan ve Kanuni Sultan Süleyman döneminin anlatıldığı “Muhteşem Yüzyıl” dizisinde, Osmanlı Devleti’nin karalandığının, Kanuni Sultan Süleyman’ın da şehvet düşkünü gibi gösterildiğinin vurgulandığı eylemde, dizinin yapımcısı ve yayınlanan kanal protesto edildi.

BBP İstanbul İl Başkanı Bayram Karacan konuyla ilgili açıklama yaptı. Karacan, Türkiye’deki petrol fiyatlarına değinerek, Abdülhamit Han’ın ülke genelinde petrol haritası hazırlattığını hatırlattı. “Sultan’ın Sırrı’ filminde Abdülhamit Han’ın vizyon sahibi, ileri görüşlü bir insan olduğunu vurgulayan Karacan, “Ülkemizde bu tarihimizi karalayan değil, tarihimizin güzelliklerini gören filmler yapılmalı” dedi.

Halit Ergenç’in oynadığı “Muhteşem Yüzyıl” dizisinde Kanuni Sultan Süleyman’ın şehvet düşkünü gösterildiğini anlatan Karacan, “Harem bir genelev gibi, Osmanlı padişahı da şehvet düşkünü gösteriliyor. RTÜK’ten bir isteğimiz olacak. Bu tür filmleri izlemeye alsınlar. Gereken neyse yaptırım uygulansın.” dedi.
Grup, yapılan açıklamanın ardından “Sultanın Sırrı” filmini izlemek için sinema salonuna geçti.

MUHTEŞEM YÜZYIL BAŞLAMADAN OLAY OLDU


KANUNİ Sultan Süleyman’ın hayatını ekranlara taşıyacak olan ’Muhteşem Yüzyıl’ dizisi yayına girmeden tepki çekti.

OZANLAR DERNEĞİ’NDEN ’MUHTEŞEM YÜZYIL’ DİZİSİNE TEPKİ

Özel bir tv kanalında yapılan dizinin fragmanlarında yeralan görüntüleri izleyen Ardahanlı halk ozanları yaptıkları açıklamayla dizinin yayınlanmamasını istedi.

Ardahan Halk Ozanları Derneği Başkanı Halil Yıldız, dizinin yayınlanmaması gerektiğini belirterek, "Muhteşem Yüzyıl adlı dizi, tarihe adını yazdıran büyük padişahımız Kanunu Sultan Süleyman’ı doğru olmayan şekilde tanıtmaktadır. Bu dizinin yayınlanmasını istemiyoruz. Kanuni Devleti ve Milleti için at sırtında seferden sefere koşarak geçirmiştir. Osmanlı topraklarını 7-8 katına çıkarmıştır. Kanuni ’Ben öleceksem at sırtında ölmeliyim, yumuşak döşekler beni yaralar’ demiş ve at sırtında otağında rahmetli olmuştur. Tarihe nam salmış böyle bir münevver bir padişah hakkında içi iftiralarla dolu bir dizinin engellenmesini istiyoruz" dedi.

Binlerce kişi, Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatını anlatan dizinin yayınlanmaması için RTÜK'ü göreve çağırdı.

Kanuni Sultan Süleyman'ın hayat hikayesini anlatan "Muhteşem Yüzyıl" adlı dizi; vatandaşların tepkisini çekti. Birçok kişi, dizinin ekrana gelmemesini istedi.

Facebook sitesinden de diziye savaş açan ve bir grup kuran vatandaşlar; Sultan Süleyman'ın içkici, haremin ise cinsellikten ibaret gösterilmesine tepkili.

RTÜK'E TELEFON YAĞMURU

Vatandaşlar, dizinin tarihimizi çarpıttığını ve Sultan Süleyman'ı yanlış tanıttığını düşünüyor.

MERAL OKAY MUHTEŞEM YÜZYIL'I ANLATTI!

Kürşat Başar’la Yaz Sohbetleri’ne konuk olan Meral Okay diziyi anlattı. Televizyon Gazetesi’nin haberine göre, Meral Okay senaryoyu tek başına yazdığını belirtti. Haftada 80 sayfa yazdığını anlatan Okay, hazırladığı hikaye ve akışı hazırlayıp gönderdiğini, tretmanın ardından son düzenlemeleri yine kendisinin yaptığını söyledi.
Dizi için iki tarih danışmanıyla çalıştıklarını anlatan Okay, dizinin Yavuz Sultan Selim’in vefatı ve Kanuni’nin tahta geçişiyle başlayacağını söylerken paralel kurguda da Hürrem’in Yavuz Sultan Selim’e Kırım’dan getirilen cariyelerle birlikte istanbul’a gelişinin canlandırılacağını ifade etti.
Diziye hazırlanırken tarihi yakından takip ettiğini söyleyen Meral Okay, “Çok zevkli ama binlerce sayfa dokümanın ortasındasınız, onu çok iyi özümsemeniz yazım. Anlatacağınız hikayenin kahramanlarını hikayenin içerisinde dolaştırmanız lazım. Olayları atlamak mümkün değil, onu hazırlayan sebepleri de anlatmak lazım ve kapılarını kapattıkları zaman kendi hayatları da var, en zor yanı da bu” dedi. “Kanuni Sultan Süleyman, muhteşem yüzyılı yaratan adam, iktidar olarak çok başarılı ama kişisel olarak büyük trajediler var hayatında. En değer verdiği şeyleri kendi eliyle yok etmek zorunda kalıyor. Bir tek Kanuni değil o dönemki karakterler müthiş. Mimar Sinan’ın da o dönem kalfalık dönemi. Baki, Fuzuli, hepsi diziye girecekler. Süleyman’ın çağdaşları Britanya’da Tudors hanedanlığı 8. Henry, olağanüstü bir iktidar savaşı var. Doğudan Avrupa’nın içine bir Müslüman imparator büyük bir güçle ilerliyor, onların içerisinden muhteşem Süleyman doğuyor. Hürrem de çok güçlü bir karakter, saray aslında kadın iktidarı. Okudukça görüyorum müthiş bir organizasyon, sistem var. Çok güçlü bir devlet kurmuşlar” diyerek dizi ve dönem hakkında da detaylı bilgi verdi.
Dizinin iki başrol Oyuncusunun belli olduğunu söyleyen Okay, “Kanuni Halit Ergenç, Valide Sultan ise Nebahat Çehre, diğerleri netleşmedi” dedi.
Okay, dizinin müziklerini ise daha önce de çalıştıkları dörtlü bir grubun hazırlayacağını söyledi.

MUHTEŞEM YÜZYIL'A KARALAMA KAMPANYASI

5 Ocak Çarşamba günü yayına başlayacak olan Muhteşem Yüzyıl dizisi ile ilgili olarak Facebook ortamında merakla diziyi bekleyenlerin yanında tepki gösteren izleyiciler de var. Facebook ortamında kurulan bir sayfa dikkat çekiyor. Mevcut tanıtım fragmanlarından yola çıkarak izleyicileri dizi yayınlanmadan RTÜK'e yönlendirip dizinin yayınlanmaması için kampanya başlatıldı.

Televizyon Dizisi'nin haberine göre, konu ile ilgili olarak sayfada geçen info yazısında şu şekilde bir açıklama yapılmış. "Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatından kesitler sunma iddiasıyla çekilen Show TV'nin yeni dizisi Muhteşem Yüzyıl, Osmanlı Devleti'ni kendi zihinlerinde oluşturdukları 'harem'den ibaret sananların çarpık tarih anlayışını bir kez daha gözler önüne serdi. 5 Ocak'ta yayına girecek dizinin tanıtımları bile Osmanlı'nın yanlış aksettirildiği tartışmaların alevlendirdi. Tanıtımlar, senarist Meral Okay'ın ömrü savaş meydanlarında geçen Kanuni Sultan Süleyman'ın adaletini ve Avrupa'yı dize getiren kahramanlıklarını bir kenara bırakıp diğer kötü örneklerde olduğu gibi "harem" safsatasına sığındığını ortaya koydu. Çarşamba akşamı Show TV ekranlarında "Muhteşem Yüzyıl" adlı bir dizi başlıyor. Bu dizide reyting uğruna geçmişimiz karalanıyor, ecdadımız şehvet düşkünü gibi gösterilmek isteniyor. Geçmişiyle övünen milletler geleceğe güvenle bakarlar. Bizim geçmişimiz bu dizide anlatılanlar gibi değil. Anlı, şanlı şerefli tarihimizle alay ediliyor. Osmanlı yarı çıplak raks eden cariyelerle değil, dünya medeniyetine ve İslam alemi'ne yaptığı hizmetlerle anılmalıdır"

YENİ ŞAFAK'IN MUHTEŞEM YÜZYIL HAKKINDAKİ YORUMU

Muhteşem yüzyıl daha gösterime girmeden kimi çevreler tarafından yere göğe sığdırılamazken kimi çevreler tarafından da oldukça sert eleştirilmektedir. İşte size objektif olarak yapılan haberleri olduğu gibi sunuyoruz;

Ecdada açık açık KÜFÜR!

Diziye göre Kanuni Sultan Süleyman Han, zevk ve eğlence düşkünü bir padişah ! Dahası da var... ! Tepkiler çok büyük...

Kamuoyu, son günlerde Show Tv'de seyrettiği bir dizinin fragmanının şokunu yaşıyor. Yakında yayına başlayacak dizinin adı "Muhteşem Yüzyıl". Dizi, iddiaya göre Dünya'nın "muhteşem" adıyla andığı Osmanlı Devleti'nin en parlak döneminin padişahı, Kanuni Sultan Süleyman Han'ı konu ediniyor. Fragmanlarda çizilen Kanuni portresi ise gerçeğin tam tersi.

Günlerdir Show Tv ekranlarında dönen fragmanlarla, Kanuni Sultan Süleyman, zevk ve eğlence düşkünü bir padişah biçiminde resmediliyor.
Mehmet Niyazi, Yavuz Bahadıroğlu ve Prof. Dr. Semavi Eyice gibi Türkiye'nin önde gelen tarihçileri, bunun geçmişimize yapılan büyük bir saygısızlık olduğunu vurguluyorlar. Tarihçiler, kanuni Sultan Süleyman'ın, 600 yıl dünyaya adaleti ile hükmetmiş büyük devletin, dünyada bugün bile saygı ile anılan en önemli padişahlarından biri olduğunu hatırlattılar. Tarihçi - yazar Mehmet Niyazi, Osmanlı padişahları ile ilgili çok önemli bir noktaya dikkat çekti. Niyazi'ye göre Kanuni Sultan Süleyman bir dahi idi. Dizi tanıtımlarında anlatılanları "iftira" olarak niteleyen tarihçiler, bu hakareti "milletin vicdanı kabul etmez" görüşünde.

Yüzyıllık rezalete 'muhteşem' tepki

Kanuni Sultan Süleyman'ı 'kadın düşkünü', saray haremini de 'cariye yuvası' olarak yansıtan 'Muhteşem Yüzyıl' dizisine tepki yağıyor. Show TV'de başlayacak dizi için yapımcıları e-mail bombardımanına tutan izleyiciler, sosyal paylaşım sitelerinde "Muhteşem Rezalet" kampanyası başlattı.

Osmanlı tarihini çarpık harem anlayışına mahkum bir anlayışla yansıtan 'Muhteşem Yüzyıl' adlı diziye, sosyal paylaşım sitelerinde tepki yağıyor. Kanuni Sultan Süleyman'ın hayatını anlatma iddiasıyla 05 Ocak'ta yayınlanmaya başlayacak dizi,internetsitelerinde binlerce kullanıcı tarafından 'Muhteşem Rezalet' başlığı altında protesto ediliyor. Tartışmalı dizinin reyting kaygısıyla cinselliğe boğulan ve tarihi gerçeklerden uzaklaştırılan senaryosunun dün Yeni Şafak'ta gündeme getirilmesinin ardından sosyal paylaşım sitelerinden protesto sesleri yükselmeye başladı..

KANUNİ'Yİ 'HAREM'E GÖMEMEZLER

Diziyle ilgili ilk tepkiler tarihçilerden geldi. Batının Osmanlı paradigmasından daha sakat bir bakış açısıyla dizinin çekildiğini söyleyen Kanuni kitabının yazarı Oktay Tiryakioğlu, salt reyting kaygısıyla çekilen dizinin tarihi saptıracak yönlendirmelerle dolu olduğunu söyledi. Tarihçi yazar Mustafa Armağan da Kanuni'nin içki içtiğine dair tarihi belgenin olmamasına rağmen, dizide bunun kullanılmasının yanlış olduğunu dile getirdi. En sert tepki ise Yazar Yusuf Kaplan'dan geldi. Aynı zamandaİstanbulKültür Başkenti Ajansı'nın Sinema Direktörü olan Kaplan, "Kültürden yoksun cahil insanların işi" diyerek sert eleştirilerde bulundu.

YAPIMCILARA TEPKİ YAĞIYOR

Diziyi protesto etmek isteyen internet kullanıcılarından bazıları sosyal paylaşım ağı Facebook'ta "Muhteşem Yüzyıl Adlı Rezalet Diziyi Protesto Ediyoruz!" grubu oluşturulurken, gruba ilk günde yazılan yorum sayısı bini buldu. Yapımcılara mektup da yazan izleyiciler, yazdıkları mektupta şu ifadelere yer verdi: "BizlerFacebookgibi sosyal platform da yüzbinlerce üyesi olan sayfa ve Osmanlı torunları olarak, ecdadımızın kemiklerini sızlatacak hiç bir etkinliğe, oluşuma izin vermeyeceğimizi sizlere ilan ediyoruz"

Olmayan harem dünyası

Yapımcılığını Timur Savcı'nın üstlendiği dizide, 10. padişah Kanuni Sultan Süleyman'ın sözde hayatı anlatılıyor. 5 Ocak'ta Show TV ekranlarında seyirciyle buluşacak olan dizide, Kanuni'yi Halit Ergenç canlandırırken, Valide Sultan'ı ise Haziran Gecesi, Aşk-ı Memnu gibi dizilerde oynayan Nebahat Çehreoynuyor. Dizi için hazırlanan dört ayrı fragman da Kanuni'nin olmayan "harem dünyası" ön plana çıkartılıyor. Eleştirmenler reytingi adına popüler oyuncuların dizi için toplatıldığını ve aynı kaygıyla, tarihi gerçeklerin çarpıtılarak senaryonun çok tartışılacak hale getirildiğine vurgu yapıyor.

MUHTEŞEM YÜZYIL-HALİT ERGENÇ

Yeni sezonda Show Tv de yayına girecek olan"MUHTEŞEM YÜZYIL" ın başrol oyuncularından Süleyman ı canlandıran Halit Ergenç hakkında kisa bilgi.

30 Nisan 1970 tarihinde İstanbul'da dünyaya gelen Halit Ergenç Ortaöğrenimini Beşiktaş Atatürk Lisesi'nde aldı. 1989’da İTÜ Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri'nden ikinci senesinde ayrılan Ergenç, aynı sene girdiği Mimar Sinan Üniversitesi Opera ve Müzikal Tiyatro Oyunculuğu bölümlerini bitirdi.

Oyunculuk kariyerinde önemli bir yere sahip olan müzikal, opera ve bale çalışmaları arasında The Adventures of ZAK-New York, Kiss Me Kate, Tatlı Charity, Beni Seviyor, Kral ve Ben”, Amphitrion , Evita, Hayalet ve Ötekiler, Şarkılar Susarsa bulunmaktadır.

Tiyatro çalışmalarına ise Bugün Git Yarın Gel, Popcorn, Arapsaçı, Sevgilime Göz Kulak Ol oyunlarıyla devam eden sanatçının beyazperdede de rol aldığı önemli projeleri bulunmaktadır. Halit Ergenç’in televizyon kariyerinde Hiç Yoktan Aşk, Ölümün El Yazısı televizyon filmlerini, Böyle mi Olacaktı, Kara Melek, Dedem Gofret ve Ben, Esir Şehrin İnsanları, Zerda, Aliye gibi başarılı dizi projeleri izledi.

Televizyon ve sahne çalışmaları dışında program sunuculuğu ve reklam filmlerindeki performanslarıyla da son derece başarılı olan sanatçı, halen dizilerde başarılı bir görüntü çiziyor. Büyük Teklif adlı yarışma programını sunarak sunuculuktaki başarısını da ekranlara yansıttı.

Sanatçı izlenme rekorları kıran Binbir Gece adlı TV dizisinde de rol almıştır. 2006 senesinde bu dizideki rolü ile en iyi erkek oyuncu dalında Altın Kelebek ödülünü almıştır.

Halit Ergenç, Bergüzar Korel ile evlidir ve Ali Ergenç isminde bir erkek çocuk babasıdır.

MUHTEŞEM YÜZYIL-İLK ELEŞTİRİLER

Bu sezon fırtına gibi esecek olan Show Tv nin dev bütçeli yeni dizisi MUHTEŞEM YÜZYIL" a dair ilk eleştiriler ünlü eleştirmenler tarafından yapılmaya başlandı. işte yapılan ilk eleştiriler...

Sina Koloğlu/Milliyet Cadde

‘Muhteşem Yüzyıl’; bana ‘Kraliçe Elizabeth’i hatırlatıyor

Show TV’nin yeni dizisinin fragmanını izlerken batı menşeili saray entrika filmleri gözümün önüne geldi. İlk aklıma gelen de nedense ‘Kraliçe Elizabeth’ oldu. Hızlı sahneleri ve başarılı dublajıyla hemen dikkati çekiyor. “Kösem Sultan batılıların da pek seveceği kıvama gelir mi?” diye sormuştum. Sanki bu dizideki Meryem Uzerli bu havayı veriyor.
Müzik ise biraz bu havaya ‘yabancı’ geldi. Mehter marşından yola çıkılıp ‘senfonik rock’ havasında, görkemli bir müzik yapılsa dizinin görseline pek uyardı. ‘Muhteşem Yüzyıl’ ‘popüler kültür soslu’ başarılı bir tarihi dizi olması en büyük dileğim. Taylan Biraderleri severim, dizinin başarılı olmasını bu açıdan da istiyorum.

Mesut Yar/Posta

Süleyman öyle konuşmasın!

Deli Saraylı'nın aniden hayatımızdan çıktığı Show TV'de başka bir saray dizisinin başlıyor olması çok ironik. Ama bu işler böyle; gidenin yeri boş kalmıyor...

Muhteşem Yüzyıl hazırlığını aylar önce ilk bu köşeden okuduğunuz bir projeyken artık dizi aşamasına geldi. Etkileyici fragmanları birbiri ardına dönmeye başladı Show ekranında...

Çok uzun süre Hürrem Sultan’ın kim olacağı tartışıldı. Ve sonunda Almanya doğumlu bir Türk oyuncuya kaldı rol. Bu arada bir de bilinmeyeni açıklayalım; neredeyse Hürrem'in anavatanı Ukrayna'ya kadar gidecekti yapımcı TİMS şirketi. Neyse...

Fragmanlarda kulağı tırmalayan bir sesi var Halit Ergenç'in. İhtişam vermek için (Kanuni Sultan Süleyman'ı canlandırıyor) sesini kalınlaştırarak konuşmuş. Belki kulak tırmalamak ağır oldu ama sakil durduğu kesin...

Dilerim dizide de aynı hataya düşüp çizgi film izliyormuşuz hissine kapılmamıza neden olmaz. Şimdiden hayırlı olsun diyelim...